El dokuma Yörük halısı; Türk etnik alt grubu olan Yörükler tarafından Anadolu’da dokunan geleneksel bir kabile halısıdır.
El dokuma Yörük halıları Gördes düğümleriyle bağlanmış uzun tüylü bir kazığa sahiptir. Çözgü ve dolgu maddesi genellikle koyun yünü veya keçi kıllarından oluşur. Halılar koyu kahverengi zemin üzerine parlak renklerde büyük geometrik motiflere sahiptir. Renkler genelde parlak olarak tanımlanır. Halıların kenarları keçi kılları ya da renkli ipliklerle, bulutlu ya da uçları örgülü saçaklıdır.
El dokumanın ilk olarak nerede başladığı bilinmese de genel olarak Orta Asya’da gelişme gösterdiği görülmektedir. Bu bölgede yaşayan ve göçebe bir yaşam tarzı süren bu kabilelere, Yörük veya göçebe kabileler denilmektedir. Nüfus yoğunluğundaki artışlar sebebiyle de bu kabilelerde Asya’dan batıya doğru çeşitli dönemlerde göçler olmuştur. Göçebeler göç döneminde olumsuz hava şartlarından korunma hedefiyle çadırlarını kurmada keçi yününden faydalanmışlardır. Keçi yünü koyun yününe göre çok daha uzun ve sıkıdır. Düz dokuma tekniği bu anlamda ilk defa göçebelerde kullanılmış ve dokumacılığın gelişimi de bu şekilde başlamıştır.
Yörükler, atlı-göçebe Türk kültürüne uygun yaşantılarını diğer birçok Türk topluluğuna göre daha uzun süre devam ettiren ve yerleşik düzene yakın zamanlarda geçen (az da olsa devam ettirenler vardır.)Türk topluluklarından birisidir. Yörüklerin yaşamında kadının oldukça önemli bir yeri vardır. Göçebe Türk kızlarının iddia edercesine meydana getirdikleri motiflerle halı ve kilimler, yükte hafiftir, ancak bir çuvalı doldurur. Ancak en modern bir şehirdeki, en seçkin en özel bir salonu ziynetlendirecek vasıfta, sanat değerindedir. Ücra dağ başlarında umulmadık yerlerde büyük bir manevi kültürü temsil eder. Anadolu efsanelerinde halı uçmaz, ancak dillenir. Sevdadan renkler seçilir. İnanışlardan şekiller örülür. Her halı bir hayattır. Dokuyanın yaşadığı veya etkilendiği bir yaşam biçiminin, duygularının aktarıldığı mektuptur. Halı dokuma, Türklerde göçebe bir kavmin daha kalın ve ısıtıcı bir zemin bulmak isteği gibi pratik bir sebebe dayanmaktadır.
Osmanlı döneminde Anadolu´da geleneksel el dokuma halıcılığını Türkmen ve Yörükler yapıyordu. Osmanlının son döneminde yozlaşan halı üretimi için İran ve İngiltere’den getirilen usta ve desenler ile geleneksel el dokuma halıcılığımızın yaratıcıları yeteneksizleştirilerek, ucuz halı işçisi durumuna getirilmiştir. Halı sanatı temelinden sarsılmıştır. Osmanlı Dönemi son döneminde geleneksel halı dokumacılığı, basit Türkmen ve Yörük halkın yaptığı değersiz, ucuz bir iş sayılırdı. Kilimler ise pazara yollanan halıları paketlemeye yarayan adi dokumalar olarak değerlendiriliyordu. Endüstrileşme başındaki, yoz geçiş dönemlerinde, geleneksel dokumacılığa ait halı sanatı, geri plana atılmış, sanki modası geçmiş bir nesne olarak hor görülmüştü. Yozlaşan kültür değerleri ile makinede yapılan her üretim ucuz ve üstün zannedilmişti. Aslında Anadolu halılarındaki soyut motif anlayışına Batılı sanatçılar ancak 1900’lü yılların başında varabilmişlerdi.
Anadolu, Türkmen ve Yörük aşiretlerinin orijinal değerde halıları, tüm Anadolu halılarının temelini oluşturmakta, bir başka deyişle Anadolu’nun neresinde dokunursa dokunsun bu halıda muhakkak Yörük halısının izleri görülmektedir. Ülkemizde dokunmakta olan Yörük halıları genelde İzmir, Manisa, Çanakkale, Konya, Milas, Kayseri, Sivas, Kars, Kırşehir, Malatya gibi günümüz yöre halılarında netleşir. Yörük halılarının sınıflandırılması, farklı Yörük ve Türkmen aşiretlerinin dokuduğu ve farklı isimler ile anılan halılar olarak yapılabilir.
Güney illerimizden biri olan Antalya, önemli halı üretim merkezlerimizdendir. Antalya’nın köylerinde yaşayan Yörükler, kış aylarında deniz kıyısına göç ederler. Bu süreç içerisinde el dokumacılıkla uğraşan Yörükler, karakteristik özelliklere sahip halılar üretmektedir. Halılarda görülen ana renkler parlak kırmızı ve mavidir. Zaman zaman beyaz da kullanılmaktadır. Halı bordürlerinde koyungözü, bıçak ucu ve el motifleri dikkati çeker kullanılan her motifin bir ismi, bir anlamı vardır. Başak tohumları bolluk bereket, hayat ağacı motifi ise temizlik, yükseliş, tanrıya ulaşma gibi, inançları temsil eder. Hayat ağacını süsleyen bitkisel motiflerdir ki bunların başında karanfil yer alır. Bazen de şeytana karşı koyan insan motifi kullanılır. Bu halıların metrekaresinde 160.000 düğüm bulunmaktadır.
Geçmişten günümüze ülkemiz ve dünya halıcılığının temel kaynağı niteliğinde olanYörük halıları Anadolu’nun belirli bölgelerinde belirli dönemlerde belirli isimlerle ön planaçıkarak ülkemizde ve dünyada hak ettikleri yeri, önemi ve saygıyı kazanmışlardır. Bu halılara örnekverecek olursak Kula ve Gördes halılarını örnek verebiliriz. Günümüz döneminde Yörük halısı olarak adlandırabileceğimiz halıların temel özelliklerini tümüyle taşıyan Antalya döşeme altı halıları her evde yapılmakta bunun yanı sıra Ayvacık Kaymakamlığı bünyesinde Yörük kültürünün bu önemli öğesinin orijinalliği ve kalitesinin bozulmadan devam etmesi ve üreticinin emeğinin en iyi şekilde değerlendirilmesi amacıyla halıcılık okulu kurulmuştur. Halıcılık okulunun %100’ü kök boya, kirmanı ip (el eğirmesi) kullanılarak dokutulan halıları, iç ve dış pazarda büyük ilgi görmektedir. Ayvacık, Yörük kilim ve halılarının kalitesine öylesine güven duymaktadır ki 300 yıl garanti vermektedir.